Kalekim GM Çetinkaya, globalleşme stratejilerinin merkezinde Avrupa, Orta Doğu ve Afrika'nın yer aldığını söyledi.
Kalekim Genel Müdürü Soner Çetinkaya, ForInvest Haber editörü Şenay Toluay'ın sorularını yanıtladı.
Çetinkaya, Irak ve Fas’ta hayata geçmekte olan yerel üretim tesislerinin, bu pazarlardaki varlıklarını kalıcı kılma ve derinleştirme hedeflerinin bir parçası olduğunu belirterek, "Önümüzdeki dönemde de, Kuzey Afrika gibi potansiyeli yüksek ve Doğu Avrupa gibi yakın coğrafyalarda, stratejik pazarlarda büyümeyi önceliklendireceğiz." dedi.
Fas'ın kendileri için Kuzey Afrika’ya açılan bir kapı niteliğinde olduğunu ifade eden Çetinkaya, "Kazablanka’da kuracağımız 25 bin ton kapasiteli yeni tesisimizde 2025’in son çeyreğinde üretime başlamayı hedefliyoruz." diye konuştu.
Çetinkaya, temettü politikasıyla ilgili olarak ise "Önümüzdeki dönemde de şirketin finansal performansı ve piyasa koşulları elverdiği sürece, kârlılığımızı ve büyümemizi devam ettirerek yatırımcılarımıza değer katmayı sürdürmeyi hedefliyoruz." dedi.
Kalekim Genel Müdürü Soner Çetinkaya ile gerçekleştirdiğimiz röportajın tamamı şu şekilde:
"Yılın ilk yarısında 500 milyon TL net kar ve 4,3 milyar TL satış gelirine ulaştınız. Bu performansta öne çıkan faktörler neler oldu?
Yılın ilk yarısında elde ettiğimiz başarılı finansal sonuçlar, stratejik hedeflerimize doğru emin adımlarla ilerlediğimizin bir göstergesi. Bu performansın arkasında birkaç temel faktör bulunuyor. Öncelikle, Türkiye yapı kimyasalları sektöründeki açık ara lider konumumuz ve 290 bayimizle ülkenin her köşesine ulaşan yaygın dağıtım ağımız, yurt içi pazardaki gücümüzü pekiştiriyor. İhracat pazarlarındaki etkinliğimizi de artırarak 80’den fazla ülkeye satış yapıyoruz ve ihracat gelirlerimizin toplam gelirlerimiz içindeki payı her geçen gün artıyor.
Bununla birlikte, inovasyon ve Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımlar sayesinde 400’ü aşan geniş ürün yelpazemizle pazarın farklılaşan ihtiyaçlarına hızla yanıt verebiliyoruz. Özellikle yenileme projelerine ve enerji verimliliği odaklı uygulamalara yönelik artan talep, bu dönemde büyümemizi destekleyen önemli fırsatlar yarattı. Sürdürülebilirlik ve dijitalleşme alanındaki yatırımlarımız da operasyonel verimliliğimizi artırarak finansal sonuçlarımıza olumlu yansıdı.
4 yıl üst üste temettü dağıtarak yatırımcı güveninizi pekiştirdiniz. İstikrarlı temettü politikanızın stratejinizdeki yeri nedir? Temettü konusunda gelecek planlarınızı paylaşır mısınız?
2021’deki başarılı halka arzımızdan bu yana yatırımcılarımıza verdiğimiz en önemli taahhütlerden biri, yarattığımız değeri onlarla paylaşmaktır. Şirketin finansal pozisyonunun, yatırımlarla ilgili fon ihtiyaçlarının ve makroekonomik koşulların uygunluğu durumunda, dağıtılabilir net karın en az %20’sini nakit ve/veya pay olarak dağıtma şeklinde ifade etmiş olduğumuz temettü politikamız, şirketimizin sürdürülebilir büyüme potansiyeline ve güçlü finansal yapısına duyduğumuz güvenin bir yansımasıdır. Bu politika, şeffaf ve hesap verebilir yönetim anlayışımızın yanı sıra yatırımcılarımızla uzun vadeli bir güven ilişkisi kurma stratejimizin de temel taşlarından biridir. Önümüzdeki dönemde de şirketin finansal performansı ve piyasa koşulları elverdiği sürece, kârlılığımızı ve büyümemizi devam ettirerek yatırımcılarımıza değer katmayı sürdürmeyi hedefliyoruz.
Irak'taki tesiste gelinen nokta nedir? Bu yatırım Kalekim'e ve bölgesel pazara nasıl katkılar sağlayacak?
Irak'ın Duhok şehrinde kurduğumuz yeni üretim tesisimiz, yurt dışı büyüme stratejimizin önemli bir parçası olarak faaliyetlerine başlamıştır. 100 bin ton kuru harç ve 5 bin ton boya ile sıvı yapı kimyasalları üretim kapasitesine sahip olan bu tesis, bizim için stratejik bir öneme sahiptir. Bu yatırım sayesinde, Irak pazarındaki rekabet gücümüzü artırırken, yerel üretim yapmanın getirdiği lojistik avantajlardan da faydalanmayı hedefliyoruz. Tesisimiz, hem bölgedeki ihtiyaçlara daha hızlı yanıt vermemizi sağlıyor hem de Orta Doğu pazarındaki varlığımızı güçlendirerek ihracat potansiyelimizi destekliyor.
Bir de Fas yatırımınız var. Bu yatırımın uzun vadede büyüme stratejinizdeki yeri nedir?
Fas yatırımı, küresel büyüme vizyonumuzun ve özellikle Kuzey Afrika pazarındaki varlığımızı güçlendirme hedefimizin somut bir adımıdır. Bağlı ortağımız Kalekim Lyksor aracılığıyla, Fas merkezli Lyksor Maroc şirketine ortak olduk. Yaklaşık 1 milyon euroluk bir yatırımla Kazablanka’da kuracağımız 25 bin ton kapasiteli yeni tesisimizde 2025’in son çeyreğinde üretime başlamayı hedefliyoruz. Bu yatırım, stratejik pazarlarda yerel üretim kabiliyetimizi artırarak operasyonel verimliliğimizi yükseltecek ve orta-uzun vadede gelir ve kârlılığımıza önemli bir katkı sağlayacaktır. Fas, bizim için Kuzey Afrika’ya açılan bir kapı niteliğindedir.
Türkiye'deki üretim yapılanmanızda da kapasite artışı gibi adımlar attınız. Bu yatırımların sizin için önemi ve katkısı nedir?
Türkiye’deki liderliğimizi sürdürmek ve artan talebe yanıt vermek için yurt içi yatırımlarımıza da aralıksız devam ediyoruz. Stratejik noktalarda konumlanmış 13 üretim tesisimiz ve yıllık 1,5 milyon ton kapasitemizle pazarın ihtiyaçlarını etkin bir şekilde karşılıyoruz. Bu alandaki en güncel adımımız, İstanbul Tuzla’da yaklaşık 1,9 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirdiğimiz Kalekim Lyksor tesisimizdir. İstanbul sonrasında, Diyarbakır’da daha önce kapanan tesisimizi, tekrar faaliyete aldık, yaklaşık 25.000 ton kapasite ile, Kalekim Lyksor kapasitesi 400 bin tona yaklaştı. Bu tür yatırımlar, hem belirli ürün gruplarındaki gücümüzü artırıyor hem de Türkiye genelindeki müşterilerimize daha hızlı ve kaliteli hizmet sunma kabiliyetimizi pekiştiriyor.
Yılın ikinci yarısı için finansal ve operasyonel beklentilerinizi paylaşır mısınız?
Yılın ilk yarısında yakaladığımız ivmeyi ikinci yarıda da sürdürmeyi hedefliyoruz. Operasyonel olarak, ihracat pazarlarındaki etkinliğimizi artırmaya, dijitalleşme projelerimizi ilerletmeye ve Ar-Ge yatırımlarımızla yenilikçi ürünler geliştirmeye odaklanacağız. Bu dönemde en önemli hedeflerimizden biri de CDP (Karbon Saydamlık Projesi) İklim Değişikliği Programı’na dahil olarak sürdürülebilirlik alanındaki şeffaflığımızı ve kararlılığımızı uluslararası platformlara taşımaktır. Finansal olarak ise, Yurtiçindeki ve yurtdışındaki yeni yatırımlarımızın artan katkısıyla, yılın ilk yarısındaki başarılı performansımızı devam ettirerek, yatırımcılarımızla KAP üzerinden de paylaşmış olduğumuz finansal hedeflerimize ulaşmayı planlıyoruz.
Globalleşme yolculuğunuzda hangi pazarları strateji olarak önceliklendiriyorsunuz?
Globalleşme stratejimizin merkezinde Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgeleri yer alıyor. Mevcutta Fransa, Romanya, Rusya ve Irak gibi ülkeler en güçlü olduğumuz pazarlar arasında. Pazar çeşitlendirme stratejimiz doğrultusunda, uluslararası fuarlara aktif katılım göstererek ve yeni distribütörlük anlaşmaları yaparak bayi ağımızı genişletiyoruz. Irak ve Fas’ta hayata geçmekte olan yerel üretim tesisleri, bu pazarlardaki varlığımızı kalıcı kılma ve derinleştirme hedefimizin bir parçasıdır. Önümüzdeki dönemde de, Kuzey Afrika gibi potansiyeli yüksek ve Doğu Avrupa gibi yakın coğrafyalarda, stratejik pazarlarda büyümeyi önceliklendireceğiz.
Yapı kimyasalları sektöründe rekabet avantajınızı nasıl koruyacaksınız?
Rekabet avantajımızı korumak ve güçlendirmek için çok boyutlu bir strateji izliyoruz. Bu stratejinin temelinde, sürekli olarak yenilikçi ve katma değerli ürünler geliştirmek yer alıyor. Sürdürülebilirlik odaklı adımlarımızla da sektörde fark yaratıyoruz; enerji verimliliği sağlayan, karbon ayak izi azaltılmış, çevre dostu ürün ve sistemlerimizle geleceğin yapılaşma trendlerine yön veriyoruz. GES yatırımımız ve döngüsel ekonomi uygulamalarımız bu alandaki kararlılığımızın en somut göstergeleridir. Aynı zamanda, tedarik zincirinden müşteri ilişkilerine kadar tüm süreçlerimizi dijitalleştirerek operasyonel verimliliğimizi ve rekabet gücümüzü artırıyoruz. Yarım asrı aşan tecrübemiz, kalitemiz, marka gücümüz ve hem yurt içinde hem de yurt dışında sahip olduğumuz geniş bayi ağımız en büyük gücümüzdür. Stratejik pazarlarda yerel üretim yaparak lojistik avantaj sağlamamız ve pazara yakınlığımızı artırmamız da bu stratejinin önemli bir parçasıdır. Bu temel direkler üzerinde yükselen iş modelimizle sektördeki liderliğimizi gelecekte de sürdüreceğimize inanıyoruz."
